19 Ocak 2013 Cumartesi

Dert bende, derman IK'da ;)

Bi farklılık yapıyım dedim ve tüüüüm sessizlik hakkımı kullandım. Bugüne kadar sosyal medyanın ne hayrını gördük, kendi kendime sessiz sessiz takılıyım, dinleneyim uzaklaşayım dedim. Önce gittim güzel bir spa merkezine, masaj eşliğinde stresimi attım. Oradan arkadaşlarla güzel bir restorana, oradan da müzik dinleyip dans etmeye tabi ki.. Günler böyle geçip giderken bir de holdinglerden birinden teklif gelmez mi? Yalvar yakar, Buket hanım gelin ne olur bizimle çalışın diye..

Tamam, hayalleri kesip gerçeklerden bahsedelim. Sessizliğim sırasında midemi üşütüp hastanelik oldum, 3 gün grip olup sürekli mikrop saçtım, 6, 7 tepsi kurabiye yaptım, kışın izin verdiğim kilolarımı aldım (her şey kontrolüm altında, sorun yok;)), ailemi ziyarete Ankara'ya gittim. Hıı bi de en önemlisi boş zamanlarımda en sevdiğim aktiviteyi yapıp, kendi kendimi yedim bitirdim! Birine birazcık anlatınca, "aaa dışardan bakıldığında çok eğleniyor gibi duruyorsun oysaa" diyorlar. Hayır ne yapıyım sürekli ona buna çemkiriyim mi, bir yerlerde sıfat tamlamalı küfürler mi kullanıyım bilemedim ki.. Hem ne yalan soyliyim eglenmiyorum da diyemem. Yani etrafta daha önemli sorunlar varken maaaş sorunlarıymış, kilooo almışıızzzz, yok yalnızmışıızz, yok dost bildiğimiz sırtımızdan vurmuş... "Eee??" diyebiliyorum sadece. Sonunda ölüm yoksa, sorun da yok.. Hani sendelediğinde garip garip kıkırdayanlar var ya, onlardanım iste ben de. Elimde değil, ciddiye aldığımda kırılıyorsam, alay ettiğimde de eğleniyorum işte :)


Şimdi alay dedim diye öyle lay lay lom takılıyorum anlamına gelmez. Hayatımda beğenmediğim, artık istemediğim ne varsa hepsini çıkarmaya yemin ettim uleeeyynn! Sadece bunları yaparken hayıflanmaya, ahh vahh demeye hiç niyetim yok. Korkmaya da..  Birincil adım mezun olduğum günden beri çalıştığım yerden dünyaya bir adım atmak!

Şu an çalıştığım firma benim ilk girdiğim firmaydı. İlk iş görüşmemi de bu firmayla yapmıştım. O kadar zaman çalıştıktan sonra görüşmelerde kesin saçma sapan bişi yaparım diyordum. Yapmadım da sayılmaz :) Ama o IK testlerinde normal davranmak mümkün değil ki.. 

Malum artık kurumsal firmalarda işe alımlarda artık daha farklı. Önce karakter analizi yapılıyor. Yani 4 tane sıfattan hangisinin size daha çok, daha az uyduğunu soruyorlar. Misal; Çalışkan, Azimli, Kendine Güvenen, Özverili. Evet sıfatlar böyle benzer oluyor genelde. Tabi "oohoo bu çok kolay, nerdeyse hepsi ben işte yahuu" dediğiniz olumlu sıfatlar olmuyor sadece. Misal; Asabi, Unutkan, Sıkılgan, Üşengeç. Hayyydaaa.. Yani hangisini seçicen acaba? Bu test bitiyor sonra ilgili ne test varsa hemen o konuluyor önünüze. Bana 20 soruluk ileri düzey matematik soruları geldi. Dil mezunu birine küfür gibi bir harekat yani. Bu testte de var tabii dalavere. 20 sorunun sadece 6 tanesi satış departmanlarını ilgilendiriyormuş. Bu 6 soru cirolar, fiyatlar, tekliflerle alakalı. Ben soruların hepsine "olum bunlar ne!" diye bir göz gezdirmeseydim belki de o 6 soruyu bulamıcaktım bile.. Test bitti, beklememi istediler. Ben "aneemm 20 soruda 6 cevapla anca elime matematik kursu broşürü sıkıştırırlar, gönderirler" diye üzülürken,kendi kendime ben yaşadım, sen yaşama bu stresi dedim bir sonraki adaya. Başladım silgiye not yazmaya. Kendi kendime toplantı odasında takılırken İhracat Müdürü benimle görüşmek istedi. O 6 sorudan başka soruları karalamamam bildiğim şeylere odaklandığım anlamına geliyormuş! Diğer konularla zaman harcamayıp, alanımda başarılı olmuşum yahuu! Onların işleri sizi kısacık zamanda tanımak, sizin işiniz kısacıcık zamanda kendinizi tanıtmak. Hangimizin işi daha zor bilemiyorum doğrusu.. 

Başka bir görüşmede hobilere DIY projeleri demişim. Ne zaman onu yazdım hatırlamıyorum bile.. Şirketin müdürü bana bunu sordu. Anlatınca yaptıklarımı, "işte yerinde duramayan ve yaratan bir insan" demesin mi? Toplam 3 firmayla görüştüm. Üç firmanın da bana ortak söylediği şey, "karşımızda kendine güvenen, bilgisine ve başarısına inanan bir bayan var, bu çok güzel bir şey" oldu. İş görüşmesi bile bi moral verdi. Tabii siz şimdi ee sonuç sonuç diyorsunuzdur. Daha bunlar çok yeni olaylar. Şubat ortasına doğru belli olacaklar.. O zaman da dayanamam yazarım zaten.

Neyse gelelim sonucumuza. Şu son 5 aydır ciddi kötü dönemler atlatıyoruz aslında. Bıkkınlık, stres ve boş vermişlik.. Daha önceden düşündüğüm ne varsa bugün resmen hepsinden vazgeçtim. Kimseyi gözde büyütmemek lazım. Kendinizi bilip, kendinize güvendikten sonra gerisi boş! Kasmamak lazım. Kendinize inanıp planları da olabildiğine rahat tutmak.. Ben de elimden geleni yapıp, geri kalanı akışına bırakmaya kararlıyım.. Aile özlemi yetti diyip taşınabilir, Ankara'da çalışmaya başlayabilirim. Güzel bir teklif gelirse İzmir'de başka bir firmada kalabilirim. Hiçbiri olmazsa atlayıp arabama hadi bana eyvallah da diyebilirim. Korkmuyorum yani öyle fırt pırt şeylerden.. Çok güzel şeyler olacak ondan eminim. 

Dışarda hala yağmur yağıyor. Şimşek de çakıyor. Ondan son sözü Ted'e bırakıyorum ;) 



Buket

11 yorum:

  1. Yok yok İzmir bırakılmaz:))

    YanıtlaSil
  2. Daha henüz okumakta olan bir şahsiyet olduğum için bu iş görüşmeleri bana çok korkutucu gelmiştir hep. Ama okuyunca biraz içim rahatladı biraz da korktum karışık duygular içindeyim :D

    O değil de yeni bir yol açtığının farkında mısın :D Bundan sonra hobiler kısmına DIY projeleri yazıcam valla hiç aklıma gelmemişti, burdan teşekkürlerimi iletiyorum :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))) Duyguların karışmasın her şey deneyim. Kendine güven, gerisini koyver gitsin ;) Yeni mezunların deneyimli kişilere oranla avantajlı olduğu yerler de var hem.. Şöyle düşün her şirketin kendi çalışma teknikleri var. Bu konuda başka düzene alışmış, 5-6 yıl deneyimi var diye fazla para vermesi gereken kişi yerine, daha az deneyimli eğitebilceği insanları tercih edebiliyorlar. Bu aşamada sadece kurumsal ya da kendini geliştirebileceğin bir şirketi seçmen gerekli. Hem eğitimin devam ediyor hem de para kazanıyorsun. Böyle düşünmek lazım ;)

      Yalnız IK çok gelişmiş. Hobileri yorumlayıp işe bağlıyorlar. Yani CV hazırlamak ön yazı hazırlamak çok önemli onlar için. Yazdığın her şeyi desteklemen lazım.

      Son olarak çok biliyormuş gibi konuştuğum zamanları çok sevdiğimi belirtmek isterim ;))

      Sil
    2. Çok biliyormuş gibi konuşman bu kadar okunur, sempatik, yol gösterici ve iç rahatlatıcı ise sürekli çok biliyormuş gibi konuşabilirsin hiç problem olmaz bence :D

      Bu arada bu kadar uzun bir yanıt da beklemiyordum ekstra teşekkür ederim :)

      Sil
    3. Rica ederim.. Yardımcı olabildiysem ne mutlu :)

      Sil
  3. hayırlısı olsun hadi hakkınızda.iş görüşmeleri kadar eğitici ve eğlendirici; özgüveni tavan ve dip yaptıran başka birşey zor bulunur:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle katılıyorum. Yarım saat sürmedi gereken görüşmeler 2 saat sürünce insan kendini bile keşfedebiliyor :) Hayırlısı inşallah :)

      Sil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Herkesin bir TED'i olsaydı bu kadar depresif, bu kadar somurtan insan olmazdı Sonsuz! (Bu arada kaybolma artık!;))

      Sil
    2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...