1 Eylül 2014 Pazartesi

#HayatEnCokGezinceGuzel - İlk durak Dalyan, Köyceğiz

Uyarı: Sevgili ve pek değerli okur, eğer koca yazı çalışarak geçiren emekçi kardeşlerimizdensen, bu yazı dizisinin sana bazı yan etkileri olabilir. Mesela okuduktan sonra sana seslenen patronuna sesli küfürler savurabilir ve elindeki sivri cisimlerle yanına doğru ilerleyebilirsin. Ben derim ki sen önce tatil iznini hallet sonra plan yaparken bu yazıları oku ;) Ha illa okuyacağım diyorsan, günah benden gitti der anlatmaya başlarım orası da ayrı ;)) 



Kova burcuyum ben. Kuşun kanatsız hali yani. Özgür olmalı, her fırsatta yeni yerler görüp, yeni insanlarla tanışmalı, yeni şeyler denemeliyim.. Yaşadığımı en çok bu şekilde anlayabiliyorum. Tamam kabul, biraz yorucu olsa da sevdiğiniz ve güvendiğiniz insanlarla birlikteyseniz unutamayacağınız milyonlarca anıyla evinize dönüyorsunuz. Siz söyleyin bana, insanın kendine bundan daha iyi bir hediyesi olabilir mi? 

Biz de tam da bu düşünceyle, herkesin müsait olduğu zamanı tutturup attık kendimizi yollara. Amaç bir hafta gibi kısa bir sürede bol bol yer görmek ve olabildiğince farklı sahillerde keyif yapabilmek. En erken uçuşla İstanbul’dan Dalaman’a geçtik. Havaalanından araba kiralayıp, kollarını bize kocaman açan Dalyan’a doğru yola çıktık. Çok da uzak sayılmasa da yollar bozuk olduğu için yol bir saat civarında sürüyor. Safari yapar gibi ilerlerken çalılık ve dağlık alanlardan geçeceksiniz, korkmayın, orası geçmeniz gereken yol.. ;)

Dalyan çok büyük bir yer sayılmaz. Benim önerim ille de otelimiz merkezde olsun demeyin. Nehrin kıyısında birbirinden güzel, huzur verici otellerin birinde keyif yapabilirsiniz. Nehir kenarı diye sivri sineklerden korkmanıza da gerek yok. Yapılan ilaçlamalar sayesinde sabah akşam rahatlıkla sere serpe uzanıyorsunuz. Bizimkilerin mükemmel seçimiyle biz Calypso Otelde kaldık. Hala gülümseyerek hatırlıyor ve herkese öneriyorum.

Otellerin çoğu nehir kenarında. Güne sessiz bir başlangıç yapıp, kahvaltınızı nehir kenarında her şeyi yiyen balıklar eşliğinde yapabilirsiniz. Kahvaltıda karpuz aldınız ve fazla mı geldi? Balıklara atın, inanın karpuz bile yiyorlar :)


Sıcak havada arabaya atlamadan bir gün geçirmek istiyorsanız nehir kenarından yürüyerek çarşıya geçebilirsiniz. Küçük ama çok sevimli bir çarşısı var Dalyan’ın.  Akşamları ışıl ışıl. Ufak bir Fethiye yaratılmış.  Gündüzleri sıcak nedeniyle biraz sessiz ama yine de canlı. Limanı etrafında bir çok restoran ve tekne firmaları var. Günüzü nasıl geçirmek istediğinize bu firmaların yardımlarıyla karar verebilirsiniz. 


Dileğinize göre sizi Pazar yerlerine, kaplıcalara ya da plajlara götürebilecek bir çok alternatif var. Tur olarak seçerseniz saat 10:00 ile 16:00 arasında tüm gününüz teknede geçiyor. Daha özgür takılabilmek için dolmuş tekneler güzel bir seçecek. Biz İztuzu plajına gidip biraz keyif yapmak istedik. Dolmuş teknelerde (ya da tekne dolmuşlarda artık her neyse:)) gidiş dönüş sadece 10 TL. Biletinizi sakın atmayın, dönüşte biletinizi geri veriyorsunuz.  


İztuzu plajına doğru giderken Kaya mezarlarını sağınızda görüyorsunuz. Dağın oyulmasıyla yapılan bu ürkünç mezarlıkların nasıl yapıldığı hala tam olarak çözülememiş. İnanışlarına göre mezar ne kadar yüksekte olursa Tanrıya o kadar yakın olunurmuş. Onlar da üşenmemiş dağı deşmişler kralları için. Ne diyelim, helal olsun..  


Sazlıkların arasında yarım saat kadar süren bir yolculuktan sonra İztuzu plajına varıyorsunuz. Bu plajın en büyük özelliği deniz kaplumbağalarının üreme alanlarının olması (tamam bi de bir sürü üstsüz turist gördüm ama konumuz o dill;)). 

İngiliz Times, bu plajı “Avrupa’nın en iyi açık alanı” olarak belirtmiş. Karetta karettaların yumurtalarını bıraktığı bu sahilde uzandığınız şezlongun hemen yanı başında korunan bir yuva görebilirsiniz. Her yıl Mayıs ayından Eylül ayına kadar yumurta bırakmalar devam ettiği için plajı saat 20:00’den  8:00’e kadar kullanamıyorsunuz.  Geceleri plaj tamamen kaplumbağalara ait oluyormuş. Bunları nereden mi biliyorum? Büyük bir belgesel fanatiği olmama ek olarak (noldu? inanamadın mı?) plaja girer girmez bir sürü açıklama görüyorsunuz. Güneşin altında öğrenme aşkıyla çarpan kalbinizi dinleyip beyin kanaması riskine rağmen hepsini inatla okuduğunuzda hayvanların tüm özellerini öğrenmiş oluyorsunuz zaten. Bakınız hemen yan tarafa, alın size bol bol açıklama ve bir de uyarı.. Bayılmış gibi yatan amcama da ayrıca dikkat ;) 




Antik çağlarda bu bölge kuvvetli bir çayın yanında kurulu bir liman şehriymiş. Büyük bir deprem çayın  yatağını değiştirmiş ve çay olmayınca deniz kumları kıyıya sürüklemiş. Zamanla biriken kumlarla İztuzu plajı oluşmuş. Bir tarafı deniz suyu bir tarafı tatlı su olan plaj tam bir köprü görevini üstleniyor.


İztuzu plajında deniz biraz sığ ve hafif dalgalı. Plajın kumu da daha önceden hiç görmediğim kadar ince. Denize girip iyice yorulduktan sonra bir duş alıyım diye yeltenmeyin. Akan su tuzlu deniz suyu. Hatta wcden sonra ellerimi yıkadım, bir de yüzümü yıkayayım diye de yeltenmeyin, çünkü o da tuzlu su :)) Tecrübeyle sabit bu bilgiler ;) Siz en iyisi tuzlu tuzlu şezlongunuza uzanıp tatlı tatlı esen rüzgarın altında dinlenin gitsin..

Aaa bu arada bu plajın bir diğer özelliği çok ucuz olması. Şemsiye ve şezlongun her biri sadece 3TL. Sudan ucuuzz abii geeell geeell geeeell.. ;))


Tabii ki tüm gün yan gel yat olmaz. Hem açlığınızı gidermek hem de sıcak havaya inat buz gibi soğuk suyla çocuklar gibi vakit geçirmek için mükemmel bir yer var sırada. 

Yuvarlak Çay, Dalyan'dayken kesinlikle uğranılması gereken bir yer. Bu doğal tatlı su kaynağı etrafında kurulu bir çok restoran var. Dağlık yolda ilerlerken konumuyla en ünlüsü olan Yeşil Vadi restorana gitmeye karar verdik. Biz kaybolduk diye düşünürken, “ha gayret 500m, az kaldı geldin koçum 100m” diyen tabelalar vazgeçmemize engel oldu. Bence de sakın ama sakın vazgeçmeyin. Gittiğiniz yola kat kat değecek bir deneyim sizi bekliyor olacakYollarda çektiğiniz sıcak havanın etkisinin arabadan inip restorana doğru ilerlediğinizde azaldığını hissediyorsunuz. Sonra mı?


Sürpprizz!! Yemek yenilecek bir yerden daha çok doğal su parkına benzeyen restoranımıza hoş geldiniizz!! İster altınızdan geçerken, ister bire bir siz içindeyken, su serinliğiyle sizi bir şekilde mest ediyor. Bu arada suyun içinde 1dk kalabilene yemeklerin ücretsiz olduğunu söylesem suyun ne kadar soğuk olduğuna dair bir fikir vermiş olabilirim sanırım ;)


Sağınız solunuz, önünüz arkanız burada etrafınız tamamen doğa.. Restoran olabildiğince doğal alanlar bozulmadan, bu harika yere eklenmiş.. 

Resim çekmenin ve suya girmenin yanısıra, yemek siparişiniz hazırlanırken buz gibi suya meydan okurcasına salıncakta sallanabilirsiniz de. Biz de ilk bakışta suyun çok derin olduğunu düşünüp sadece uzaktan izlemeyi düşünmüştük ama bir romantik çiftimiz birlikte sallanmaya çalışıp tepetaklak aşağı indiğinde suyun sadece dizimize kadar geldiğini keşfettik. Burdan da teşekkür ediyorum kendilerine ;)) Onlar olmasalardı belki de böyle bir zevkten mahrum kalacaktık. Baktık onlar kurtuldu, en fazla üşür ve ıslanırız dedik, geçtik hemen salıncak sırasına. Ve tabii ki etraftakilerin eeeh bi çekilin bakışlarıyla karşılaşana kadar da sallandık durduk J    


Yüzmeler ve sallanmalardan sonra asıl amacımıza gelelim. Menüde balık, köfte, tavuk gibi bir çok şeyi bulabilirsiniz. Güveçte balığımız ve mantar dolmamız masamıza geldiğinde hala fokur fokurdu. O soğukluğa rağmen de bir süre öyle kaldı. 4 kişilik tıka basa yenilen yemeğe 30-40 tl kişi başı bir ücret veriyorsunuz. Buna içeceğiniz, salatanız ve sonradan gelen keyif çaylarınız da dahil.


Yemeklerden sonra iyice pelteleşen ve ağırlaşan vücudunuzun tek eksiği Köyceğizin mükemmel gün batımı.. Daha önce bir çok yerde gün batımının burada bir ayrı güzel olduğunu okumuştum. Meğer bunun nedeni Köyceğizin manzarası kadar sessizliğiymiş. Resmen en turistik bölgesi bile inanılmaz derecede sessiz. Siz sokakta yürürken sadece adımlarınızın sesini duyuyorsunuz. Sanki insanlar manzaraya saygılarından sessizleşmişler gibi.. Diğer resimler gibi küçültmeyeceğim tabii bu resimleri.. Hatta keşke içinde olabileceğiniz kadar büyütebilsem bile diyorum içten içe..



Çok tok olduğumuz için biz manzarayı yürüyüş yaparak izledik ama isterseniz sahil kenarındaki kafelerden birinde de oturup manzaranın keyfini sürebilirsiniz.


Yok ben sevgilimle geldim ziyan etmem manzarayı diyorsanız da restoranların sizin gibi romantiklere özel sunumları mevcut. Bakınız ;)



Dalyan ve köyceğiz tarafında yapılacak daha bir çok şey var. Pazarlara gidebilir, tarihi yerleri gezip, kil banyosu yapabilirsiniz. Aşağıdaki sevimli haritada bir çok aktiviteyi ve yerlerini de bulmanız mümkün. 



Dalyan’da geçen iki gün sonrasında, yine bavullarımızı toparladık, arabayı karavana çevirdik, ıslak kalanları arka tarafa serdik ve yollara düştük.. Sıradaki durağımız Kaş.. Ahh Kaş ahh diyorum hala.. Benim kadar sizin de seveceğinizden öyle eminim ki..  Yakında sevgili okur, yakında.. ;)

Buket 


Ps.: 
Yazıların hepsi sadece ve sadece gezilen yerler hakkında öneri niteliğindedir. Hiç kıvırmaya gerek yok, keşke reklam alma ve pazarlama gibi bir olayımız olsa ama nerdeee.. Bu nedenle amacımızın sadece siz tatilcilere bizim keyif alarak yaptığımız şeyleri önermek olduğunu belirtmek istiyorum. Bazılarına iyi haftalar, bazılarına iyi tatilleeeeerr ;))


13 yorum:

  1. böyle yerlerde yaşayan insanlara çok imreniyorum, karadenizide gezdim ama denizi daha çok seviyorum buyüzden ege en iyisi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşin garip yanı orda yaşayıp ah İstanbul'da olsam diyenler de var. İnsan hep elinde olmayanı istiyor Alicim, hep ;))

      Sil
  2. Oh masallah. Küfür etmedim de ic gecirdim vallahi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oyy.. Olsun bak ben şimdi sana öneride bulunmuş olıyım, geldiğinde yapılcaklar listende olsun bunlar o vakit ;))

      Sil
  3. cooooooooook kiskandim yaaaaaaaa.harika bir gezi olmus)

    YanıtlaSil
  4. Offf be Pukim sanki ikinci kez tatil yapıyorum, lakin işlerinde her 10 dakikada bir saate bakıp mesai bitimini kontrol ediyorum :) Eline, diline gözlemine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kuziim ben de her an ikinci kez çıkabiliriz bu tatile.. Ne güzeldi ya, birazcıcık erken mi döndük sence? ;))

      Sil
  5. çok güzel ama yaaa. =)

    YanıtlaSil
  6. @Myna @Zamska herkese herkeseee öneririm.. Bu arada öneriler devam edecek ;))

    YanıtlaSil
  7. yuvarlak Çay'da bu salıncağı ben de çok merak ediyorum.
    Harika geziler var bu arada, sevgiler

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...