5 Temmuz 2014 Cumartesi

Anlatılacak o kadar çok, bir o kadar da az..


(önce play!)

Bir yerin kokusunda kaybolmak nasıldır bilir misiniz? Siz adım atar atmaz koku sizi alır, olduğunuz zamandan, olduğunuz insandan uzaklaştırır. Çok eskilerde bıraktığınız insanın bedeninde yaşadıklarınızı hüzünle, özlemle, bazen utanarak bolca gülümseyerek izlerken kaybolursunuz.

Peki aşağıya, sokağa, baktığınızda merak, yukarıya, yıldızlara baktığınızda içinizin umut dolması nasıl bir histir onu bilir misiniz? En kötü gün dediğinizin sadece yıldızlarla göz göze gelmenizle düzeleceğine inanmanın..
Eskiden kendimi kaybolmuş hissettiğimde gökyüzüne bakıp en parlayan yıldıza dert yanardım. Hiç bir huyumu kaybetmedim. Sadece daha az tutuyorum yıldızları. Biliyorum, çok yoğunlar ve ben zamanında yeteri kadar meşgul ettim onları.


Bir tek yerde yaşadım ben bunları ve zaten her şeyin hep burada yaşanmasını istedim. Yanlış anlaşılmasın. Dünyayı gezme hevesinden vazgeçmedim, hem de sadece bir sırt çantasıyla. Ama aşkların, doğumların, hatta ölümlerin yaşanması gereken yerin hep bir yer olmasını diledim.. Başkaları buraya bakıp sahilli olan ufak bir kasaba görebilir. Benim için kalbimin ritmini değiştiren tek yer burası.. Buranın hissettirdiklerini hiç bir yerde hissetmedim ben..

Küçükken, nerede ölürsem öleyim, ruhumun hemen gözümün önündeki kayalıkların arasından sıyrılıp, denizle buluşacağına inanırdım. Dalgalarıyla meşhur Karadeniz beni kıramayıp dümdüz olacak, rahatlıkla buyur edecekti en derinlerdeki cennetine. O sırada kumsalda, ufak ufak ışıkların arasında tüm sevdiklerime 30’lu yaşlarımdaki halim bakıyor olacaktı, gülümseyecek ve görüşürüz der gibi el sallayacaktı sevdiklerine.. Tüm sevdiklerim benim cennetime, ben giderken ayak basacaktı.

Evet o yerdeyim. Yukarıdaki yıldızlara bakıp umutlanıyorum, dalga seslerinde sakinleşiyorum.. Yanımda olmalarını istediğim o kadar insan var ki..  Ne yazık ki hepsi şu an çok uzaktalar. Başka şehirlerde, başka ülkelerde.. Bu yalnızlığın içinde hayallerimle kendime kaleler yapıyorum. Hatta şatolar.. İçlerinde gülümseyerek geziniyorum, huzurla kendimi balkonuna atıp denizden rüzgarla gelen o mis gibi kokuyu ciğerlerime çekiyorum..

Mutlu olmak için çok şeye ihtiyacının olmaması güzel şey.. Hayallerim ve ümitlerim.. Hepsi cebimde. Arada elime alıp kalbime götürüyorum, gerçek olmaları ve yıllar yıllar sonra aynı yerde denize bakarken bu günleri hatırlayıp şimdiki umutlu halimi haklı çıkarırcasına “oldular” diyebilmek için sabırsızlanıyorum..

Hiç olmadığım kadar yalnızım.. Ama huzurluyum, umutluyum ..

Ve evet mutluyum da.. Gelin.. Siz de benimle aynı denize bakın.. Aynı huzuru hissetmeniz dileğiyle.. 



Buket 

17 yorum:

  1. sonra okucam şimdilik gıcık oldum bu manzaradan dolayı fesatlandım falan ve yoğunum :@ gıcık işler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahagag resmen sesi guldum yorumuna :)) olsun yap islerini bak bugun cumaaa ;)))

      Sil
  2. çoook güzelmiş gerçekten ev. :) ben kokuda kaybolduğumu hatırlamıyorum ama her evin hatta her şehrin kendine ait bir kokusu olduğuna inanırım. hatta bu kokular sayesinde nereye ait olduğumuzu biliyoruz ve kokular sayesinde hissediyoruz bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ohh benden bir tane daha ;)) Gercek kokular sayesinde hisseden kac kisi kaldik sunun surasinda ;))

      Sil
    2. e ben de varim

      Sil
    3. o askin bolgesi, hic bolunmeyen- hic ayrilmayan, hep kavusan Ve daima Bir ana kucagi olan Iste o senin,benim,hepimizin Kardenizi bir sevda yuregi >^_^<

      Sil
    4. Karadeniz candir can.. insanlari bu kadar garip olmasa daha da populer olurdu orasi kesin :))) ps. Ben de karadenizliyim ;))

      Sil
  3. Odanın camından içeri doğru esen hafif esintiyi,
    Uzaklara, denizin bittiği noktaya bakıp içimde hissettiğim o büyük umudu,
    Gözlerim kapalı, denizin kokusunu ciğerlerime kadar çektiğimde ki huzuru,
    Evet.. Seninle aynı huzuru, mutluluğu, umudu hissediyorum.. Eğer, sende bunları hissediyorsan.. :)

    Hayallerinde kaleler, şatolar yapıp bir odada sıkıştırma kendini, sen o şatoda da gülümsüyorsun, biliyorum.. Biz hep güleriz ki zaten, bizde bu kafa olduktan sonra.. :)) İyi ki böyleyiz!

    Dışarı çık ve yollar yap.. Sevdiklerin ve seveceklerine giden çiçekli, bol ağaçlı, tertemiz yollar yap. Arada bir karavan geçsin yoldan, sende kendi karavanından el salla.. Gülümseyerek, umutla, kavuşmaya, kucaklaşmaya az kalmışçasına ve heyecanla..

    Seni Seviyorum Canım Buket'im :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Resmen yuzum ikiye ayrilircasina gulumseyerek okudum yorumunu.. :)))
      Ah nasil da iyi taniyorsun beni.. Nasil da biliyorsun beni neyin mutlu edecegini :)) Canim kuzuumm ben de seviyorum seni hem de cok :))) Insallah bir gun bu camdan birlikte bakar ve bol bol "oldu" diyebiliriz ;))

      Sil
  4. Hayallerin, umutların be şu an hissettiklerinde kendimi gördüm desem!
    Benim de hep hayalimdi sırt çantamda dolaşmak dünyayı. Bir kısmını gerçekleştirdim, bir kısmı gerçekleştirilmeyi bekliyor.Hep bavulum hazır olsun yatağımın başucunda isterdim. Bir yerde 1 aydan fazla kalmayayım. Ruhum da dolaşsın bedenim gibi...

    Yapacak yaşayacak ne çok şey var! Umarım kısacık yaşamlarımıza sığdırabiliriz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Istersek yapariz bence. Hadi kalk yapalim bile diyebilirim hatta ;)) bu aralar surekli kendimi bi yerlere atasim var ama planlari oturdugum yerde yaptigim icin ancak o koltuktan bu koltuga atiyorum kendimi. Bak tembelligim beni benden aldi yine :s

      Sil
  5. yaşanmışlıklar ve onların uzağına savrulurken yüreklerimiz,
    doğa, gökyüzü ve onun ışıltıları, onun hep çalan şarkısı bir fon oluşturur içimizde.
    ve oradan huzurun resmini kendi parmak uçları ile çizen bir yüreğin sesini duyar yalnız olmadığımızı görürüz.
    bu öyle tuhaf öyle de güzel bir görüntüyü bırakır. seviniriz..
    teşekkürler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece ve sadece burda biz yalniz degiliz.. Etrafimiz hic tanimadigimiz yuzler ama bir o kadar da asina oldugumuz ruhlarla dolu.. Asil ben tesekkur ederim sana.. :)

      Sil
  6. sırf bu manzarayı kıskandığım için kumburgazdan kelepir ev alıcam =D hahahaha
    bu yazıyla al beni vur sana hahahahahaha ben yıldızlarla eski odamın camından konuşurdum ama ay dede daha gevezeydi, dedim hacı senin surat niye hep böle hüzünlü, bok varmış gibi hep hüzünlü şeyleri bana anlatıyor dedi, herifte haklı ! (belki kadındır nie ay dede ? ay nine hahahah )

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oralardan alma gel buralardan al :)) Manzara tutmaz sonra kelepir ev elinde kalir ;)))
      Bu arada ay dede hikayesi yillardir sordugum soruyu cevaplamis oldu. Demek surat ondan o kadar "vurun beni de rahatliyim" modunda. Bu gece kendisine en cirkin temel sakalarini yapiyim de keyiflendiriyim madem ;)))

      Sil
  7. canım mim gönderdim sana yapmak istersen :)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...